google.com, pub-1772441188610312, DIRECT, f08c47fec0942fa0
top of page

1. İnsan toplum içinde yaşayan sosyal bir varlıktır. Toplum içinde iyi ve güzel insanlar toplum tarafından sevilirler.

İyi ve güzel insanlardan olabilmek için bazı özelliklere sahip olmak gerekir. Bu özellikler ise toplum tarafından kabul görmüş kuralları öğrenmek ve ona göre davranmaktır.  İyi ve güzel insanlar toplumu çok iyi tanıyıp toplumun yapısına göre hareket ederler.

 

Yukarıdaki parçadan aşağıdakilerden hangisi çıkarılamaz?

 

A) İnsan sosyal bir canlıdır ve toplum içinde yaşar.

B) İyi ve güzel insan olmayanlar sevilmezler.

C) Toplumun kabul ettiği kurallara uymak güzel insan olma için gereklidir.

D) İyi ve güzel insanlar toplumu iyi tanırlar.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

2- Konuşmayı öğrenmek zaman ister. Bir bebeğin doğunca karnım acıktı demesi mümkün mü? Bebekler konuşamadıkları için bu isteklerini ağlayarak dile getirirler. Çocuklar anne ve babalarını, kardeşlerini dinler dinler,sonunda herkes gibi onlar da konuşur. Konuşmayı öğrenince de nerede neyi konuşacaklarını da büyüklerini dinleyerek öğrenirler. Dinlemek her zaman öğrenmek için en önemli temel taşlarındandır.

 

Yukarıdaki parçada asıl anlatılmak istenen aşağıdakilerden hangisidir?

 

A) Konuşma zamanla öğrenilen bir davranıştır.

B) Çocuklar dinleyerek konuşmayı öğrenirler.

C) Konuşamayan bebekler ağlayarak isteklerini dile getirirler.

D) Öğrenme için en gerekli şeylerden birisi dinlemektir.

 

 

 

 

 

 

3. Bir konuşmanın güzel olabilmesi için konuştuğunuz şeyin güzel olması gerekir. Siz muhteşem bir diksiyonla, sesinizi doğru kullanarak başkalarının hakkında kötü şeyler konuşuyorsanız buna güzel bir konuşma denmez. Bir konuşmanın güzel olması için parçalayıcı değil birleştirici olması gerekir. Kötü şeylerin değil iyi şeylerin konuşulması gerekir. Bunlara bir de güzel diksiyon eklenince asıl güzel konuşma çıkar ortaya.

 

Yukarıdaki parça için aşağıdaki başlıklardan hangisi en uygundur?

 

A) Diksiyon

B) Sesi Kullanma

C) Güzel Konuşma

D) Konuşma

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

4. Restorana gittiğinizde bir çorba siparişi verdiniz. Çorbanız size çok tuzlu geldi ve siz tadına bakmadan çorbaya biraz daha tuz attınız. Bir kaşık aldınız ki çorbanın ne kadar tuzlu olduğunu fark ettiniz. Bu çorbaya devam edebilir misiniz? Şakayı da çorbaya fazladan atılan tuz gibi düşünebiliriz. Şakanın dozunu tutturamazsak şaka şakalıktan çıkar. Her şeyde olduğu gibi şakada da bir ölçü olmalıdır. En temel ölçüsü ise içinde yalan olmamasıdır.

 

Yukarıdaki parçada aşağıdakilerden hangisine değinilmemiştir?

A) Şakanın dozunu tutturamazsak şaka özelliğini kaybeder.

B) Şaka yapılırken yalan söylenmemelidir.

C) Dozu kaçmış şaka çok tuzlu çorba gibidir.

D) Güzel şakadan herkes hoşlanır.

 

5.  Kar yağar her yere geceden geceden

     Beyaz bir tül kaplar zemini inceden

     Memleketimde de kar yağar şimdi

     Üşümeyi özledim evimde şimdiden

 

Yukarıdaki parçaya hakim olan duygu aşağıdakilerden hangisidir?

 

A) Sevgi

B) Özlem

C) Umut

D) Öfke

6. Zengin bir adam bir kış günü konağının karşısında oturan fakir komşusuna acıyarak ona bir mont almış. Ama zengin adam konağa gelen her dostuna ve arkadaşına bunu anlatmış. Bu hadise dönmüş dolaşmış bizim fakir komşunun kulağına gitmiş ve onu çok üzmüş. Fakir adam montu almış, zengin komşusunun evinin önüne bırakıp oradan ayrılmış. Hizmetçi evin önünde bir mont bulduğunu haber verince zengin adama anlamış yaptığı hatayı ama iş işten geçmiş tabi ki.

 Yukarıdaki parçada aşağıdakilerden hangisinden bahsedilmemiştir?

 

A) Fakir adamın üzülmesi ve montu iade etmesi

B) Zengin adamın yaptığı iyiliği herkes örnek olsun diye anlatması

C) Fakir adamın hakkında konuşulanları duyması.

D) Yanlış yapanın hatasını iş işten geçtikten sonra anlaması

 

Elazığ'ın Sivrice ilçesinde 6,8 büyüklüğünde deprem meydana geldi. Geniş bir bölgede hissedilen sarsıntı ne üzücü ki can kaybına neden oldu. Aynı fay hattı üstünde olmasına rağmen yan yana duran sitelerden birinin taş yığınına dönerken diğerinin hasarla depremi atlatması dikkat çekti. Taş yığınına dönen siteyi yapanlara dava açıldı. Ayrıca AFAD'dan yapılan açıklamada, "Afet bölgesindeki hasarlı yapılara kesinlikle girilmemesi gerekmektedir" denildi. Buna rağmen insanlar tüm tehlikeyi göze alarak geride sağlam kalan eşyalarını evlerinden çıkartmak için yarışa girdi.

7. Yukarıdaki parçada aşağıdaki soruların hangisinin cevabı yoktur?

 

A) Deprem nerede olmuştur?

B) İnsanlar hasarlı binalara yasak olmasına rağmen girdi mi?

C) Depremde ağır hasar alan binaları yapanlara dava açıldı mı?

D) Deprem ne zaman oldu?

8.  Bir insanda azim yoksa her şeyi kaybetmiş demektir. Azim hedefe varmanın, başarmanın anahtarıdır. Bir işte azmeden ve ona dört elle sarılan kişi başarısız olsa da ders alıp yoluna devam etmeyi bilir.  Azimli olmak için, en başta inanmak, sonra gayret mücadele ve kararlılık gerekir. Azim insanı hayata bağlar, yaşama sevincini artırır, canlı ve güçlü tutar. Azim insanın amacı için zorlukları göze almasıdır. Azim sabır göstermek ve sebat etmektir. Azimli insanlar kolay kolay zorluklara boyun eğmezler. Amaçlarını gerçekleştirmek için doğru olan her yolu denerler.. Unutmayın ki, Fatih Sultan Mehmet tarih boyunca 28 defa kuşatılmış, ama alınamamış İstanbul'u 29.kuşatmada aldı. Önemli olan "Azim, gayret, mücadele ve kararlılıktır."

     

 Yukarıdaki parça için aşağıdakilerden hangisi yanlıştır?

 

A) Anlatılan düşünce örneklenmiştir.

B) Azimli olma konusu işlenmiştir.

C) Azimli olanın her zaman kazanacağını anlatılmaktadır.

D) Azmin insanı hayata bağladığı belirtilmiştir.

 

Cevaplar:

  1. B

  2. D

  3. C

  4. D

  5. B

  6. B

  7. D

  8. C

bottom of page