google.com, pub-1772441188610312, DIRECT, f08c47fec0942fa0 1981 Üniversite Sınavında Çıkmış Dil Bilgisi Soruları I dinledebiyat
top of page

​

1. AÅŸağıdakilerden hangisinde "yalandan" sözcüÄŸü, nitelik bildirmektedir?

​

A) Bizi oyalamak için, yalandan bir kavga çıkardılar.

B) Kimseye doÄŸrudan zarar, yalandan yarar gelmez

C) O günden beri, ÅŸaka bile olsa, yalandan tiksinirim.

D) Aklını basına alsın, yalandan dolandan vazgeçsin!

E) Ä°yiyi kötüden, doÄŸruyu yalandan ayırt etmesini bil!

 

 

 

 

2. "Bu, resimdekilerden hangisinde belirtilmektedir?" cümlesinde geçen “-den” ekinin görevi, aÅŸağıdakilerin hangisine uymaktadır?

 

A) Okuldan geliyorum.

B) Gelenlerden biri, kardeÅŸimdir.

C) Kendisi uzaktan akrabamız olur.

D) Hepsinden önce ben geldim.

E) Gerçekten güzel iÅŸler yapmış.

 

 

 

​

3. Åžiirle resim arasında kimi iliÅŸkiler bulunmakla birlikte, iki sanatın kullandığı gereçler ve teknikler birbirinden farklıdır. Ä°ÅŸlevleri, sesler aracılığıyla hayaller uyandırmak olan sözcükler hiçbir zaman doÄŸrudan doÄŸruya göze hitap eden renklerin yerini tutamazlar.

​

Yukarıda ÅŸiir ve resim sanatlarının karşılaÅŸtırılan öÄŸeleri hangileridir?

 

A) ses-hayal   

B) hayal-sözcük

C) görme-renk           

D) sözcük-renk

E) hayal-renk

 

 

​

4. Sanat yapıtlarının büyüklüÄŸü alıcısını, izleyicisini, okuyucusunu deÄŸiÅŸtirmesindendir. Bir ÅŸiiri, bir romanı okumuÅŸ olan, bir resme bakmış olan insan, o ÅŸiiri, o romanı okumadan, o resme bakmadan önceki insan deÄŸilse artık bu yapıtlar kendilerinden beklenen görevi yerine getirmiÅŸ sayılırlar."

​

Parçaya göre, bir yapıta sanat deÄŸeri katan en kapsamlı etken nedir?

 

A) güzellik

B) etkileyicilik

C) gerçeklik

D) öÄŸreticilik

E) çekicilik

 

 

 

5. AÅŸağıdaki cümlelerin hangisinde “ama” baÄŸlacı koÅŸul anlamında kullanılmıştır?

​

A) Bir ÅŸeyler söyledi ama anlayamadım.

B) Biraz pahalı ama çok güzel.

C) Okula gideceksin ama otobüsle.

D) Eşyaları eski ama tertemiz.

E) Belki doÄŸru söylüyorsun ama inanamıyorum.

 

​

6. AÅŸağıdaki cümlelerin hangisinde -dir (-tir) eki, eklendiÄŸi fiile kesinlik anlamı kazandırmıştır?

 

A) Ä°ki gün önce gönderdiÄŸim mektubu bugün almıştır.

B) Bu saatlerde tren İstanbul'a varmış olmalıdır.

C) Acele edelim, film başlamıştır.

D) Paltosuz çıktı, üÅŸümüÅŸtür.

E) Gidebilirsiniz, toplantı ertelenmiştir.

 

 

​

7. AÅŸağıdaki cümlelerden hangisi, özne ve yüklem iliÅŸkisi yönünden ötekilerden ayrı bir özellik gösterir?

​

A) Olay duyulur duyulmaz köy halkı yollara dökülmüÅŸtü.

B) Hastanın uzun, ak saçları yüzüne dökülmüÅŸtü.

C) Çöpler kısa sürede kent dışına dökülmüÅŸtü.

D) Åžiddetli sıcaklardan sonra tahtaların boyaları dökülmüÅŸtü.

E) Kanaryanın tüyleri kafese dökülmüÅŸtü.

 

 

8. "Geçenlerde bir gazete 'saygı ve hürmet' diye yazmış. Nurettin Artam alay ediyordu. Elbette alay edilecek ÅŸey. Kullandıkları sözlerin anlamını düÅŸünmeyenler, geliÅŸigüzel kullanıyorlar birtakım sözleri; onlarda anlam dışı bir güzellik bulunduÄŸunu sanıyorlar."

AÅŸağıdaki cümlelerin hangisinde, paragrafta yakınılan yanlışa benzer bir yanlış yapılmıştır?

 

A) Onun bu konudaki görüÅŸ ve düÅŸünüÅŸünü hiç doÄŸru bulmadım.

B) Bence arkadaşınız görev ve sorumluluk yüklenmek için çok genç.

C) Onun, meslektaşları arasında, bu derece sayılıp sevildiğini bilmiyordum.

D) Çocukları saÄŸlıklı ve sıhhatli yetiÅŸtirmek için beslenmelerine önem vermeliyiz.

E) Dost ve arkadaÅŸları ile ara sıra bir araya gelmekten büyük bir mutluluk duyardı.

 

 

 

9. “Aynı koÅŸullar altında, aynı kiÅŸinin, aynı eylemde bulunması durumunda özgür kiÅŸi, özgür eylem söz konusu olabilir.”

AÅŸağıdakilerden hangisi, bu düÅŸüncenin  dışında kalır?

 

A) Tıpkı bilimlerdeki nedensellik gibi, kiÅŸinin eyleminde de bir nedensellikten söz edilebilir.

B) Özgürlük, kiÅŸinin gerekeni yapabilmesidir.

C) KiÅŸinin zorunluluÄŸunu yüklendiÄŸi bir eylemi gerçekleÅŸtirmesi, özgürlüÄŸünün kanıtıdır.

D) Özgürlük, bir bakıma, zorunluluÄŸun bilincidir.

E) Özgürlük, kiÅŸinin dilediÄŸini yapabilmesidir.

 

​

​

10. "Akan suyu severim ben

        Işıldayan karı severim

        Bir yeÅŸil yaprak

        Bir telli böcek

        YeÅŸeren tohum

        GüneÅŸte görsem

        Sevinç doldurur içime"

​

Bu ÅŸiirde konuÅŸan kiÅŸi, özellikle neyi vurgulamak istemektedir?

 

A) Doğadaki canlılığın, duygularını etkilediğini,

B) Doğada dolaşmaktan hoşlandığını

C) Kent yaşamından bıkıp usandığını,

D) Varlıkları tümüyle sevdiÄŸini,

E) DoÄŸadaki varlıkları insanlardan üstün tuttuÄŸunu,

 

​

 11. "Seni her mecliste küçük düÅŸürür

         Kötülerle konup göçücü olma."

​

KaracaoÄŸlan bu dizeleriyle anlamca en iyi uyuÅŸan atasözü aÅŸağıdakilerden hangisidir?

 

A) Kötü söyleme eÅŸine, zehir katar aşına.

B) Arkadaşını söyle, kim olduÄŸum söyleyeyim.

C) Deli ile çıkma yola, başına getirir bela.

D) Üzüm üzüme baka baka kararır.

E) Kır atın yanında duran, ya huyundan ya suyundan.

 

 

 

 

12. "[1] Büyük adamı, sıradan adamın ölçüleri ile ölçmemek gerekir. [2] Büyük adam da her insanda bulunan nitelikleri taşır. [3] Ancak o, ötekilerde bulunmayan yönüyle büyük adamdır. [4] Onu büyük adam yapan, gerçekleÅŸtirmiÅŸ olduÄŸu, tarihin yapısı içine yerleÅŸtirdiÄŸi eseridir. [5] Yoksa onun da basbayağı isteklerden, tutkulardan örülmüÅŸ özel bir dünyası vardır."

​

Bu paragrafı oluÅŸturan cümlelerden hangi ikisi aynı anlamı vermektedir?

 

A) 1 – 3     B) 2 – 5          C) 2 – 4    D) 1 – 4    3 – 5

 

​

​

13. "Böylece, köyden ayrılmak zorunda kalanlar kente akın etmekte, geçici olarak çeÅŸitli iÅŸlerde çalışmakta, yolunu ve kolayını bulanlar da bir gecekonduya sahip olarak köyle aralarındaki pamuk ipliÄŸini de koparmaktadırlar."

Bu sözler aÅŸağıdakilerden hangisiyle sürdürülebilir?

 

A) Sözün kısası, bir belediye sorununun üstünde, planlı ve anlayışlı çalışmayı gerektiren bir devlet sorunu ile karşı karşıya bulunuyoruz.

B) Bunun sonucu olarak kentin nüfusu artmakta, saÄŸlıksız kentleÅŸmeyle ilgili sorunlar da büyümektedir.

C) Köyden kente gelmekle sorun bitmemekte, tersine, önem kazanarak yeniden baÅŸlamaktadır.

D) Çünkü kente gelenler, bir gecekonduda oturanlar köydeki yaÅŸayışlarını, biraz daha acıklı ve sahipsiz bir biçimde sürdürmektedirler.

E) Kente gelene iÅŸ bulmak, onu saÄŸlık koÅŸulları içinde barındırmak, kent hayatı içinde eritmek gerekmektedir.

 

 

 

 

14. "Ben kendi hesabıma sanatım olmadan yaÅŸayamam. Ama bu sanatı her ÅŸeyin üstüne koymuÅŸ da deÄŸilim. Tersine, onsuz edemeyiÅŸim, onun beni herkesle bir etmesi ve olduÄŸumdan baÅŸka türlü olmaksızın herkesle bir düzeyde yaÅŸatmasıdır."

​

Bu görüÅŸü savunan bir kimsenin, aÅŸağıdakilerden hangisini söylemesi beklenmez?

 

A) Sanat, benim için tek başına tadı çıkarılan bir ÅŸey deÄŸildir.

B) Sanat, bence çok sayıda insanı, ortak acılar ve sevinçlerle coÅŸturacak görüntüleri, biçimleri bulmaktır.

C) Sanat, sanatçıyı insanlardan ayrılmamaya, onlarla birlikte olmaya zorlar.

D) Sanat, sanatçıyı en gündelik ve en evrensel gerçeÄŸe, insana baÄŸlar.

E) Sanatçı, kendisini baÅŸkalarından ayrı gördüÄŸü için, sanatı seçmiÅŸtir.

 

​

15. "Sait Faik'in 'Kumpanya' adlı öyküsünde gezginci bir tiyatronun kiÅŸilerinden Dayı Remzi, NaÅŸit için ÅŸunları söylüyor: 'Ben, bir gün NaÅŸit'i sahnede köylü kıyafetinde mangal karıştırır, kahve piÅŸirir, çubukla tütün içerken görmüÅŸtüm. Ortada ne mangal, ne maÅŸa, ne ateÅŸ, ne çubuk, ne fincan vardı. Ama NaÅŸit sanki bütün bu saydıklarım önündeymiÅŸ gibi hareketler, mimikler yapıyordu. Seyircilerden pek anlayışsızların dışında, hemen hepsinin gülmekten yerlere yatıp katıldıklarını gördüm."

Bu paragraftaki ana düÅŸünce nedir?

 

A) Gezginci tiyatrolarda, ortaoyunu gibi daha çok taklide dayanan oyunlar sergilenir.

B) Türk tiyatrosu bugünkü durumuna gel inceye kadar birçok evrelerden geçmiÅŸtir.

C) Sait Faik'in "Kumpanya" adlı öyküsünün konusu gezginci bir tiyatro topluluÄŸudur.

D) NaÅŸit çok yetenekli bir güldürü sanatçısıydı.

E) NaÅŸit döneminde, Türk tiyatro seyircisini eÄŸlendirmek çok kolaydı.

​

​

​

​

​

16. "Daha çiçekler açmadı." cümlesinde daha sözcüÄŸünün kullanımı, aÅŸağıdaki kullanımlarından hangisiyle özdeÅŸtir?

 

A) Bu yemekten daha verebilir misin?

B) Ayakkabının daha küçüÄŸünü alsaydın.

C) Daha baÅŸka ÅŸeyler de söyledi.

D) Amacımız daha iyiye, daha güzele varmaktır.

E) Daha sabah olmadı mı?

 

 

 

17. "Ä°nsanoÄŸlu çalıştı mı her güçlüÄŸün üstesinden gelir." cümlesinde “mı”, hangi iÅŸlevi yüklenmiÅŸtir?

 

A) Sonuna geldiği eylemin anlamına kesinlik katma

B) Cümlenin anlamını sınırlandırma

C) Cümlenin anlatımım hareketlendirme

D) Birinci cümleciÄŸi, ikincisinin koÅŸulu kılma

E) Cümlenin anlamım soru yoluyla pekiÅŸtirme

 

 

18. "Bir dilin söz daÄŸarcığıyla o dili konuÅŸan toplumun yaÅŸama biçimi arasında çok sıkı bir iliÅŸki vardır. Sözgelimi, sözcük sayısı Türkçeye oranla çok fazla olan Ä°ngilizcede yeÅŸil için birkaç sözcük bulunurken Türkçede, doÄŸayla içli dışlı olmanın bir sonucu olarak yosun yeÅŸili, çaÄŸla yeÅŸili, tirÅŸe, ördekbaşı gibi birçok sözcük vardır. Bunun gibi söz daÄŸarcığını oluÅŸturan öÄŸelerin somutluÄŸu, soyutluÄŸu da yine toplumun yaÅŸama biçimine baÄŸlıdır."

​

Bu parçadaki karşılaÅŸtırma aÅŸağıdaki yargıların hangisini açıklar?

 

A) Türkçe, Ä°ngilizceye göre daha zengin bir dildir.

B) İngilizlerin yaşamında yeşil rengin kullanımı sınırlıdır.

C) Dillerin söz daÄŸarcığı birbirinden ayrılıklar gösterir.

D) Türkçenin soyutlama gücü, Ä°ngilizceye göre daha çok geliÅŸmiÅŸtir.

E) Dillerin söz daÄŸarcığının oluÅŸumunda, yaÅŸam koÅŸullarının önemli bir yeri vardır. 

​

​

1981 Üniversite Sınavlarında Çıkmış  Dil Bilgisi Soruları

1981 Üniversite Sınavlarında Çıkmış  Dil Bilgisi Sorularını pdf formatında görüntülemek ve indirebilmek için tıklayınız...

19. "Milyonlarca kiÅŸi kitap okuyor, müzik dinliyor, tiyatroya, sinemaya gidiyor. Neden? Belli ki kendisini aÅŸmak istiyor insan. Gerçek anlamda insan olmak istiyor. Ayrı bir birey olmakla yetinmiyor, bireysel yaÅŸamının kopmuÅŸluÄŸundan kurtulma ya, bireyciliÄŸinin bütün sınırlılığıyla onu yoksun bıraktığı ama yine de onun sezip özlediÄŸi bir doluluÄŸa, daha anlamlı bir dünyaya geçmek için çabalıyor."

Bu parçaya göre bir sanat yapıtından beklenilmeyecek etki, aÅŸağıdakilerden hangisidir?

 

A) Kişinin bireyciliğini sinirsizi aştırma

B) KiÅŸiyi toplumla, tüm insanlıkla bütünleÅŸtirme

C) KiÅŸiyi daha doÄŸru, daha anlamlı bir dünyaya baÄŸlama

D) Kişiye kendisini asma olanağım sağlama

E) KiÅŸiyi kendi yaÅŸamının dar dünyasından kurtarma

​

​

20. "Atatürk'ün Nutuk'unda adları anılan bütün kiÅŸiler, ancak romanların canlandırabileceÄŸi bir güçle, son derece canlı olarak çizilmiÅŸlerdir. Kitabın kiÅŸileri her zamanı, her toplumda görülebilen, kolaylıkla tanınmalarını saÄŸlayan yönleriyle ele alınmışlardır. Bu bakımdan Nutuk'un yapısı evrensel bir kurulu taşır. Bu kiÅŸileri Atatürk, kiÅŸilikleriyle uÄŸraÅŸmadan, yal tutumları ve davranışları ile tanıtır. Bu da Nutuk'un bir sanat eseri olmasının nedenlerinden biridir.

​

Bu paragrafa göre, aÅŸağıdakilerden hangisi Nutuk'un baÅŸarılı bir yapıt olmasında etkili deÄŸildir?

 

A) KiÅŸilerin en belirgin yönleriyle ele alınmış olması

B) Yapıtta adı gecen kiÅŸilerin yan tutmayan bir görüÅŸle tanıtılmış olması

C) Tanıtılan kiÅŸilerin hep bilinen, önemli kiÅŸiler olması

D) KiÅŸilerin çok canlı ve etkili bir biçimde tanıtılması

E) KiÅŸilerin, olaylar karşısındaki tutumlarının, belirtilmesine önem verilmesi

 

 

 

21. AÅŸağıdaki cümlelerden hangisi, dolaylı anlatıma örnek olabilir?

 

A) Söyle bir olayları anımsar, üzülürüz ve "Ä°ÅŸte bu dünya böyledir!" diye düÅŸünürüz.

B) ÖÄŸretmen, Ali'ye: "Arkadaşına söyle, yarın ödevini mutlaka getirsin!" dedi.

C) Paul Valery, ,ÅŸiir yazma yönteminden söz ederken "ilk dize Tanrı vergisidir, ondan sonrası da çaba …" dermiÅŸ.

D) Tiyatrodan çıktığımızda arkadaşım, Hazım'ın sahnede canlandırdığı prensin gerçek hayatta da yaÅŸamış olduÄŸunu söyledi.

E) Önce, tiyatronun öÄŸelerini, hangi sanatların bir araya gelerek tiyatro gerçeÄŸini ortaya koyduÄŸunu düÅŸünelim.


.

 

22. "Bu eski(1) kararı yeniden(2) içinde(3) bulunduÄŸumuz dönemde(4) ve devirde(5) gözden(6) geçirmeliyiz."

Bu cümledeki yanlışlıkları gidermek için ne yapılmalıdır?

 

A) Ä°ki, üçten sonra gelmeli, bir atılmalı.

B) Ä°ki, dörtten sonra gelmeli, beÅŸ atılmalı.

C) İki, birin yerine gelmeli, bir atılmalı.

D) Ä°ki, dörtten sonra gelmeli, üç atılmalı.

E) Ä°ki, altıdan sonra gelmeli, dört atılmalı.

 

​

​

​

23. AÅŸağıdaki cümlelerden hangisinde yönünden farklı bir özellik göstermektedir?

 

A) Çocukları çayırda güreÅŸiyordu.

B) Yağmur hızlı hızlı serpiştiriyorum.

C) Lokmaları çabuk çabuk atıştırıyorum.

D) Bir oraya, bir buraya koÅŸuÅŸturuyorum.

E) Birini bitirmeden ötekini yetiÅŸtiriyordu.

 

​

​

 

24. "Gerçek romancı, insanın iç dünyasını iç karmaÅŸasını yansız bir tutumla aydınlatmaya çalışır."

Bu cümleye, öÄŸeleri ve öÄŸelerinin yönünden özdeÅŸ olan cümle aÅŸağıdakilerden hangisidir?

 

A) Yapısalcı eleÅŸtiri, metnin iç düzenini, dilsel bütünlüÄŸünü metne baÄŸlı kalarak göstermeye yönelir.

B) Yaban romanı, aydınların durumuna, köye ve köylü gerçeklerine suçlayıcı bir hava içinde deÄŸinir,

C) ÇaÄŸdaÅŸ sanatçı, insan gerçeklerini, insan sorunlarını imgesel bir dille, etkili biçimde anlatır.

D) Gerçekçi romanlar, kahramanlarının serüvenlerine, özlemlerine, tutkularına, dış dünyayla olan çatışmalarına ayna tutar.

E) Yapıtın önsözü, konunun iÅŸleniÅŸ biçimini, yararlanılan deÄŸiÅŸik kaynakları yalın bir dille belirtir.

 

​

 

​

​

25. "GeçmiÅŸ, hep yorumlanan, durmadan yeni anlamlarla dolan bir biçim dünyasıdır. Yeni Türk sanatçısı eski biçimler dünyasını yeni deÄŸerlerle ÅŸenlendirecek, yeni meyvelerde yeni tatlar bulacaktır. Ancak bu biçimde, göçmüÅŸ bir dünya, yaÅŸayan ruhlara seslenebilir."

​

Bu parçaya göre günümüz ozanlarından beklenen nedir?

 

A) Eski halk ve divan ÅŸiirini inceler ve tanıtırken bugünün ÅŸiir anlayışını ve deÄŸer ölçülerini de göz önünde tutmak

B) Fuzuli, Yunus Emre gibi büyük sairlerimizi tanıtırken, yaÅŸadıkları dönemin ÅŸiir anlayışı ile bugünün ÅŸiir beÄŸenisini birlikte ele almak

C) Eski ÅŸiirimizin gereçlerini, yeni yorum ve anlamlarla zenginleÅŸtirerek onların çaÄŸdaÅŸ bir deÄŸer kazanmasını saÄŸlamak

D) YeniliÄŸi biçimde deÄŸil özde aramak ve eski ÅŸiirimizi bu açıdan yorumlamak

E) Eski ÅŸiirimizi, bugünün gençlerine tanıtırken, kendi görüÅŸleri yanında o çağın koÅŸularını da vermek.

 

 

 

​

​

​

26. Andre Gide bir yazısında ÅŸöyle der: "Sanatçının konusu insandır. Bir insanın yaÅŸamı o insanın düÅŸlerinin de kaynağıdır." Bu söze katılıyorum; çünkü yaÅŸananlarla düÅŸler iç içedir. Sanatçı, yazar, ozan da insan yaÅŸamını, insan düÅŸlerini bir yapıtta gerçeÄŸe dönüÅŸtürendir. BaÅŸkasına, geleceÄŸe bakandır. Kendi yaÅŸadıklarına, düÅŸlerine herkesi ortak edendir.

​

Bu parçada yazarın, Andre Gide'den bir alıntı yapmış olmasının nedeni aÅŸağıdakilerden özellikle hangisi olabilir?

​

A) Anlatımına akıcılık kazandırma

B) Okuyucunun ilgisini çekme

C) Sanatçı konusundaki görüÅŸlerini inandırıcı kılma

D) Karşıtlıklardan yararlanarak düÅŸüncesini geliÅŸtirme

E) YaÅŸamla sanat eseri arasındaki iliÅŸkiyi kanıtlama 

 

 

​

​

​

27. "Korku bir ruh halidir. Ä°kide bir gelip giden, bizi yoklayan, dengeleyen… Yüreklilik ise büyük korkular önünde kendimizi yitirerek yaptığımız atılımdır. Her ÅŸeyi göze almak deÄŸildir, ölüme, tehlikeye meydan okumak deÄŸildir, yapacak baÅŸka bir ÅŸey olmaması halidir."

​

Bu parçada düÅŸünceyi geliÅŸtirmek için daha çok aÅŸağıdakilerden hangisine baÅŸvurulmuÅŸtur?

 

A) Betimlemeye        

B) Karşılaştırmaya

C) Tanımlamaya        

D) Tartışmaya

E) Örneklendirmeye

 

 

​

​

​

​

28. Bu yazarın dramlarında kiÅŸiler, durumlarına karşı koymaz, onu deÄŸiÅŸtirmek için savaÅŸmazlar, bu yüzden durumlarının geliÅŸerek belirli bir sonuca doÄŸru gitmesine engel olamazlar. Böylece, dramın özü olan çatışmanın yerine, deÄŸiÅŸmez sonucu hazırlamak için düzenlenmiÅŸ durumların birbiri ardından açılışı ortaya çıkar."

​

Bu parçada sözü edilen yazarın dramlarındaki kiÅŸilerin en belirgin özelliÄŸi nedir?

 

A) Direngen (inatçı) olmaları

B) Güçsüz olduklarım bilmeleri

C) DeÄŸiÅŸiklikten çekinmeleri

D) Yetingen (kanaatkâr) olmaları

E) Durumlarına boyun eğmeleri

 

 

​

​

​

​

29. Cimrilerin paraya düÅŸkünlüÄŸünde, temiz, katıksız bir sevginin niteliklerini bulmuÅŸumdur hep. Neden derseniz, cimriler paranın yalnızca acısını çekerler, saÄŸlayacağı iyiliklere, mutluluklara boÅŸ verirler. Para kazanmayı amaç edinen kiÅŸi ile cimri arasındaki ayrım burada olsa gerektir. Cimride aracın gücü, amacın deÄŸerini aÅŸar."

​

Bu parçada hangi düÅŸünce vurgulanmaktadır?

 

A) Cimriler bugünü deÄŸil, yarını düÅŸünerek para biriktirirler.

B) Cimriler, paranın sınırsız gücüne inanmış, onun insanlar üzerindeki etkisini görmüÅŸlerdir.

C) Cimriler; rahatlarını, keyiflerini düÅŸünmeyen kiÅŸilerdir.

D) Cimriler, parayı harcamak için deÄŸil, biriktirmek için biriktirirler.

E) Cimriler, para pul biriktirmeyi varoluşlarının nedeni sayarlar.

 

 

​

​

​

30. "Edebiyat ürünlerinde her ÅŸey insan açısından dile getirilir. Dil, günlük konuÅŸma dilinin sınırları dışına çıkılarak estetik tat ve yaÅŸantı verecek biçimde kullanılır. Ä°nsan ve toplum gerçeÄŸinin türlü yönleri bir seçme, bir ayıklamadan geçirilerek yansıtılır. Bütün bunlar, doÄŸrudan, öÄŸretici bir yolla deÄŸil, sezdirici, yaÅŸatıcı bir yaklaşımla gerçekleÅŸtirilir."

​

AÅŸağıdakilerden hangisi, bu paragrafta savunulan görüÅŸle baÄŸdaÅŸmaz?

 

A) Edebiyat ve sanat, bir toplumun yaÅŸama biçiminin aynası demektir.

B) Sanat ve edebiyat yapıtlarının çizdiÄŸi dünya, gerçekliÄŸin körü körüne bir kopyası deÄŸildir.

C) Yaşam, edebiyat değildir, edebiyatı besleyen bir kaynaktır,

D) Edebi yazılarda genellikle öÄŸretici, terimsel bir dil kullanılmaz,

E) Edebi yazılarda dil, kullananın kişiliğinden ve yeteneğinden kaynaklanan nitelikler taşır.

 

​

​

​

31. "Kimi denemeciler kiÅŸisel açıdan bakmayı severler olaylara; kimi denemeciler olayları nesnel açıdan ele alırlar, kimi denemeciler de soyutlamalara giriÅŸirler. Huxley için en iyi deneme türü üç türü de içerendir; Huxley'in amacı, bu tür denemeyi en güzel biçimde gerçekleÅŸtiren usta Montaigne'e ulaÅŸmaktı. Onun 'Denemeler'ini 'Ä°nsanlık Komedisi' ile eÅŸdeÄŸerde tutar Huxley; çünkü denemelerin tek tek deÄŸilse de, toplu iken uzun bir romanda verilenleri içerdikleri inancındadır."

 

Huxley'e göre, Montaigne nasıl bir deneme yazarıdır?

 

A) Olaylara kiÅŸisel açıdan bakan

B) Olayları nesnel açıdan ele alan

C) Çok yönlü bir yaklaşımla yazan

D) Soyutlamalara giriÅŸen

E) Denemelerinde roman tekniÄŸini kullanan

 

 

​

1981 CEVAP ANAHTARI

1-A 2-B 3-D 4-B 5-C 6-E 7-C 8-D 9-E 10-D 11-C 12-B 13-B 14-E 15-D 16-E 17-D 18-E 19-A 20-C 21-D 22-B 23-A 24-A 25-C 26-B 27-B 28-E 29-D 30-A 31-C

bottom of page