google.com, pub-1772441188610312, DIRECT, f08c47fec0942fa0
top of page

KELİME ANLAMI ÇIKMIŞ SORULAR-1

(Testin "dinledebiyat.com" adresini kaldırmamak kaydıyla pdf olarak  indirilip

çoğaltılmasında sakınca yoktur. Ancak herhangi bir yayın organında yayımlanması yasaktır.)

 

1. Sözlük hazırlamanın en güç yanı sözcükleri anlam 
kayganlığından kurtarma, onları belli bir yere oturtmadır. Bu da 
ancak Samuel Butler’in dediği gibi onların belirsiz yanlarını söz 
duvarlarıyla kuşatmakla gerçekleşebilir. 

Bu cümledeki altı çizili sözle, sözcüklere yönelik olarak ne 
yapıldığı anlatılmıştır? 

A) Tanımsal sınırlar koyulduğu 
B) Birbirlerinden etkilenişlerinin gösterildiği 
C) Çağrışımsal değerlerinin belirtildiği 
D) Zenginleştirme yollarının açıklandığı 

E) Kullanım sıklığının yansıtıldığı 
 

                                                           (2013-YGS) 

 

 

 

2. Bazı insanlar yapabileceklerinin farkında olmadan, sürekli bir 
özgüven eksikliği içinde yaşarlar. Bazıları da abartılı bir 
özgüvenle, hayatta her şeyi başarabileceklerine, her alanda en 
iyi olduklarına inandırırlar kendilerini. Oysa insan kendisine 
içbükey veya dışbükey aynada değil, düz aynada bakmalıdır. 

Bu parçadaki altı çizili sözle anlatılmak istenen 
aşağıdakilerden hangisidir? 

A) İnsanın kendisine güvenerek başladığı her işte başarılı olması 
      mümkündür.


B) İnsan, her alanda kendisinden daha üstün birilerinin 
     olabileceğini unutmamalıdır.


C) Yaşamda mutlu olmak için olumsuzluklar karşısında 
    direnmeli, önüne çıkan engelleri sabırla aşmaya çalışmalıdır.


D) İnsan, yeteneklerinin sınırlarını gerçekçi bir tutumla 
    belirlemeli, kendisini tarafsız bir gözle değerlendirmelidir/ 


E) İnsanlar, hayattaki olumsuz durumları da olumlu 
durumlardaki gibi olgunlukla karşıla-malıdır. 

 

                                                              (20013 –YGS) 

 

 

 

 

3. L. Frank Baum, bu dünyadan geçerken (I) öyle derin izler 
bıraktı ki(II)yaşamanın değerini (III) milyonlarca kez kanıtlamış 
oldu. Bu ölümsüz yazarın eli değdiği(IV) anda çocuk 
edebiyatı yeşermeye (V) başladı. 

 

Bu parçadaki numaralanmış sözlerden hangisinde mecazlı bir 
söyleyiş yoktur


A) I.        B) II.         C) III.            D) IV.          E) V. 
 

                                                                                 (2013-YGS) 

4. 2011’in sonuna doğru gösterime giren bu film, geleneksel 
sinemanın kullandığı tekniklere bağlı kalmadan, bir hayatta 
kalma savaşımını insanda yoğunlaşarak anlatıyor. 

 

Bu cümleden söz konusu filmle ilgili olarak aşağıdakilerin 
hangisi çıkarılabilir?
 

A) Belirli bir izleyici kitlesine seslenmek amaçlanmıştır.
B) Yeni çekim yöntemlerine başvurulmuştur.
C) Bugüne değin beyaz perdeye taşınmamış bir sorun 
    işlenmiştir.
D) Oyuncuların gösterdiği başarıyla çok boyutlu bir yapı 
   kazanmıştır.
E) Yılın çok izlenen filmleri arasında yerini almıştır. 

 

                                                                   (2013-YGS) 

 

 

 

 

5. Çevremdeki her şeyi izlerim. Otobüste, yolda, vapurda, ilgimi 
çeken hiçbir durumu kaçırmam. Bunun gibi, dinlediğim bir 
şarkıdaki duygu, İzlediğim bir filmdeki sahne, zihnimde imgeye 
dönüşebilir. Tüm bu deneyimler, birikimler, duygulanımlar 
sonucunda bakıyorsunuz ki sözcükler üzerinde düşünmeye, 
onlarla dans etmeye başlamışsınız. Hatta sözcükleri 
yaşıyorsunuz
, dahası sözcüklerin iç evreninde bir yolculuğa 
çıkıyorsunuz
. Sözcüğün melodisi, tınısı, kâğıda dökülürken 
çıkardığı ses, büyük bir lezzet sunuyor. Sizin kattığınız duyguyla 
bambaşka bir zenginlik kazanıyor. 

 

Bu parçada konuşan kişi altı çizili sözlerle, sözcüklere yönelik 
olarak neyi yaptığını belirtmiştir? 

A) Onların anlam katmanlarında dolaştığını 
B) Anlatımını yalnızca dilin çevrimindekilerle sınırlandırdığını 
C) Ses özelliklerine, anlamdan daha çok önem verdiğini 

D) Kullanıma yenilerini kattığını 
E) Duygusal boyutlu olanları sıkça kullandığını 

 

                                                                          (2012-YGS) 


6. Bir yazara göre çocuk beyinleri aynı tornadan çıkmış küçük 
kaplara benzer, bunların ancak algılarla doldurulması gerekir. 
İşte bu yüzden onlara masal anlatılmayacaktır. Hatta çiçek 
desenli halılar ya da kuşlu kelebekli tabaklarla fincanlar görmeleri 
de engellenecektir. Çünkü onlara göre çiçekler halılarda 
yetişmez; kuşlarla kelebekler, tabaklara ve fincanlara yapışıp 
kalmaz. Çocukların her şeyi dört işlem yoluyla 
değerlendirebilmeleri, yaşamları boyunca salt akıllarının 
buyruğuna uyarak davranmaları
sağlanacaktır böylece. Birer 
insan değil de ileride yararlı olmaları beklenen robotlar savılan 
çocuklara
ancak gözle görülen, akılla kavranan olgular 
öğretilecektir. Yazar, bu yönteme göre yetiştirdiği çocukları bir 
tahta perdenin deliğinden sirk gösterilerini izlerken yakalayınca 
neredeyse fenalık geçirmiştir. Çünkü bu, akılla ve çarpım 
tablosuyla hiçbir ilişkisi olmayan, şiir okumak kadar ayıp bir 
eğlencedir. 

 

Bu parçadaki altı çizili sözlerle anlatılmak istenenler arasında 
aşağıdakilerden hangisi yoktur? 

A) Kişisel farklılığı yok sayma 
B) Gerçekler dünyasıyla sınırlı kalma 
C) Duyguları önemsemeyip dışlama 
D) Başkalarının isteklerine göre yaşama 

E) Her şeyi olumsuz yönleriyle değerlendirme 
 

                                                               (2012 YGS)

 


 

7. Bir gün Nuruosmaniye’de bir yazar arkadaşımla karşılaştım. 
“Ne o beyim, romancılığa mı başladın?” dedi. Şaka etmediğini 
sesinden, bakışından anlamıştım. Demek benim takma adla yazmama 
bir şey demiyordu da kendi adımı kullanarak yazmamı 
....................... sayıyordu. Roman, romancıların alanıydı. Bir 
ozan buraya burnunu sokamazdı. 

 

Bu parçada boş bırakılan yere aşağıdaki deyimlerden hangisi 

getirilmelidir? 

A) kendi borusunu çalmak 
B) başına dert açmak 
C) iş çıkarmak 
D) çizmeden yukarı çıkmak 

E) kendi göbeğini kendi kesmek 
 

                                                                                    (2012-YGS) 

 

8. Barthes’in “Sözcükler herkesin malıdır ama cümle yalnızca 
yazarın.” sözü aşağıdakilerden hangisiyle ilişkilendirilemez?
 


A) Anlatım 
B) Anlamdaşlık 
C) Özgünlük 
D) Öznellik 
E) Biçem 

 

                                                                         (2012-YGS) 

 

9. Yahya Kemal’i ve Nazım Hikmet’i ayrı tutarsak küçük 
mutluluklar Türk şiirine Garip döneminde bir uğrayıp geçmiştir, 
diyebiliriz. Biraz Ziya Osman, çok az Cahit Sıtkı... Onun dışında 
“Hüzün ki en çok yakışandır bize.” anlayışı egemendir. Cemal 
Süreya’nın, Garipçilerin izine basarak yürüdüğü kimi şiirlerinde 
de bu anlayışın yansımalarını görürüz. Ne var ki onun şiirlerinde 
genel olarak ince bir hüzün söz konusudur. 

 

Bu parçada geçen “izine basarak yürüme” sözüyle anlatılmak 
istenen aşağıdakilerden hangisidir? 

A) Herkesçe anlaşılmama 
B) Yeni biçimler arama 
C) Kalıcı olmayı amaçlama 
D) Benzer duyguları işleme 

E) Karamsarlığı yeğleme 
 

                                                       (2012-YGS) 

 

 

10. Hızla artan iletişim olanakları sayesinde bilgiye kolayca 
erişebiliyoruz. Bu yolla bilgi dağarcığımız zenginleşiyor. Peki, 
gelecekte en başarılı işleri en çok bilgi sahibi olanlar mı 
yapacak? Bu soruya “Elbette hayır.” diyeceğiz. Çünkü geleceğin 
başarılı insanları bilgice zengin olanlardan çok, şunları yapabilen 
kişiler arasından çıkacaktır: bilgiyi analiz etme, (I) içinde 
bulunduğu koşullar değiştiğinde bunlara uyum sağlayabilme, 
(II) küresel nitelikli konularda uzmanlarla iş birliği yapabilme, 
(III)çeşitli bakış acılarını göz önünde bulundurma (IV) 
ve düşüncelerini nesnel verilere dayandırarak açıklama.(V) 


Bu parçadaki numaralanmış sözlerle ilgili olarak aşağıda 
verilen açıklamalardan hangisi yanlıştır? 

A) I, öğrendiklerini inceleyip açıklayarak sonuca bağlama 
B) II, karşılaştığı yeni durumlara ayak uydurabilme 
C) III, uluslararası alanda ortak çalışmalarda yer alma 
D) IV, farklı görüşleri dikkate alma 

E) V, karşısındakinin sezme ve kavrama yetisini geliştirme 
 

                                                                      (2012-LYS) 

11. “Günümüzde yapılan yeni araştırmalar, gözlemler sonunda 
eğitim anlayışı da değişmiştir.” 


Söz konusu değişimin anlatıldığı bir parçadan alınan aşağıdaki 
cümlelerin hangisiyle, ayraç içinde verilenler arasında 
anlamca bir ilişki yoktur? 

A)  “Ne biliyorsun?” yerine “Daha neleri bilmek istersin?” 
       diye sorar. (Yeni bilgiler kazandırma) 
B) Çağın gereklerine uygun bir donanım ister. (Söylenenleri 
     düşünmeden, olduğu gibi benimseme) 
C) Kalıplaşmış programlardan farklı olarak öğrencilerin 
     gereksinimlerini, ilgi alanlarını olabildiğince öne çıkaran 
     bir yol izler. (Bireysel özellikleri önemseme) 
D) “Yaşam boyu öğrenmenin gerekliliği”ni öğretir. (Bilgi 
     edinme sürecini sınırlamama) 
E)  Bilgiyi ve deneyimleri somut, gerçek örneklere 
      bağlayarak aktarır. (Bilinenleri hayatla ilişki kurarak 
gösterme) 
(2012-LYS) 

bottom of page