DİNLEDEBİYAT
Atın yiğidi kendine kamçı vurdurmaz.
A- PARAGRAFTA ANLAM
1. Konu
Paragraftaki cümlelerin genelinin anlattığı düşünceye denilir. Konu paragrafın vermek istediği mesaj ya da mesajlar değildir. Konu bir şey öğretme amacı taşımaz. Sadece “Bu parça neyi anlatıyor?” sorusunun cevabıdır.
Örnek:
“ Anlayışlı birisi olmak isteyenler için dikkat edilmesi gereken çok husus vardır.. Öncelikle anlayışlı insan dinlemeyi bilmelidir. Jest ve mimiklerini kontrol altında tutabilmeli, kendini karşısındakinin yerine koyabilmelidir.”
Yukarıdaki parçada genel olarak anlayışlı olmak isteyen insanın dikkat etmesi gereken hususlar anlatılmaktadır. Yani parçanın konusu "anlayışlılığın kriterleri" olabilir.
2- Ana Düşünce
Parça boyunca okuyucuya verilmek istenen mesaja denilir. Kısaca düşünce parçanın neyi anlattığı değil neyi anlatmak istediğidir. O yüzden parçaya “ Bu paragraf neyi anlatmak istiyor?” sorusu sorulur.
Ana düşünce paragrafın içinde bir cümle içinde verilebileceği gibi paragrafın genelinden çıkarılabilecek bir anlam da olabilir. Her iki durumda da okuyucu ana düşünceyi bulma için kendine ‘ Yazar bu parçayı hangi amaçla yazmıştır?’ veya‘ Yazar bu parçayla neyi anlatmaya çalışmıştır?’ sorularını sormalıdır. Cevap ana düşünce olacktır.
Dikkat edilmesi gereken bir diğer hususta parçada bulunan ana düşünce konu da olduğu sadece bir kelime ya da kelime grubu olarak ifade edilemez. Ana düşünce yargı olarak ifade edilmelidir.
Örnek:
“ Anlayışlı birisi olma isteyen ler için dikkat edilmesi gereken çok husus vardır.. Öncelikle anlayışlı insan dinlemeyi bilmelidir. Jest ve mimiklerini kontrol altında tutabilmeli, kendini karşısındakinin yerine koyabilmelidir.”
Yukarıda konusunu bulduğumuz bu parçanın ana düşüncesini bulmaya çalışalım. Yazar parçanın genelinde anlayışlı birisi olma yolunda ilerlerken dikkat edilmesi gerekenleri anlatmış. Bu da demek oluyor ki:
“Bu özelliklere dikkat etmezsen anlayışlı olamazsın, “
ya da
“Anlayışlı olabilmek için dikkat edilmesi gerekenlere uymalısın” mesajı vermektedir. Bu iki cümle de sonuç olarak aynı anlama gelir. İkisi de yukarıdaki paragrafın ana düşüncesi olabilir.
-Yardımcı Düşünce
Ana düşüncenin parçalarına yardımcı düşünce denilebilir. Bir diğer ifade ile yardımcı düşüncelerdeki anlamlar bir araya gelerek genel bir ana düşünce ortaya çıkarırlar. Bu yönü ile ana düşünceyi ortaya çıkaran daha az kapsamlı düşüncelerdir.
Örnek:
“ Anlayışlı birisi olma isteyenler için dikkat edilmesi gereken çok husus vardır.. Öncelikle anlayışlı insan dinlemeyi bilmelidir. Jest ve mimiklerini kontrol altında tutabilmeli, kendini karşısındakinin yerine koyabilmelidir.”
Cümlesinde ana düşünce ve konuyu bulmuştuk. Aşağıdakilerde yardımcı düşünceler olarak karşımıza çıkar:
-
Anlayışlı olabilmek için iyi bir dinleyici olunmalıdır.
-
Anlayışlı olabilmek için jest ve mimikler kontrol altında tutulabilmelidir.
-
Anlayışlı biri olabilmek için empati kurulabilmelidir.
Bu konu ile ilgili çıkan sorularda genel olarak “Yukarıdaki parçaya göre aşağıdakilerden hangisi çıkarılabilir?” ya da
“Yukarıdaki parçaya göre aşağıdakilerden hangisi çıkarılamaz?” şeklinde sorulur.
4. Anlama Göre Başlık
İyi bir başlık paragrafın konusunu en iyi şekilde yansıtmalıdır.Bir veya birkaç sözcükten oluşur. Parça okunduğunda ana düşünceyi anımsatmalıdır.
Örnek:
Türkçe benim biricik vatanım, memleketim, evim. Nereye gitsem, onu da beraberimde götürürüm. Ben Türkçeye tutkunum. Uzun yıllar Fransızca öğretmenliği yaptım. Fransızcayı da çok rahat konuşurum. Biraz İngilizce okudum, derken dört yıl İtalyanca kurslarına gittim, İtalyanca öğrendim. Bir parçacık da Almancaya el attım. Ama benim için Türkçenin yeri başka. Her insan kendi dilini sever; ama bence Türkçe dünya dillerinin en güzellerinden biri.”
Aşağıdakilerden hangisi yukarıdaki paragrafa en uygun başlık olur?
A) Dünya Dilleri
B) Türkçe Sevgisi
C) Memleket Aşkı
D) Çok Dil Bilmenin Önemi
E) Dillerin Uygarlığa Etkisi
PARAGRAFTA YAPI
1. Giriş
Genelde bir cümle ile anlatılan ilk bölümdür. Bazen birkaç cümle olabilir. Giriş bölümünde verilen bilgi paragrafın bir sonraki cümlelerinde ayrıntılarına inilerek anlatılır. Giriş cümlesinin en önemli özelliği kendinden önce bir cümle varmış izlenimi vermez. Bu nedenle giriş cümleleri asla kendinden önceki bir anlama bağlayan bağlaç özelliği gösteren cümleler barındırmaz. ( Oysa ki, Fakat, ama, ise ....)
Örnek Soru:
(1) Çünkü bizdeki sanat dergileri uzun yazı yayımIamak istemezler genellikle.
(2) Çevresindeki yazarların, şairlerin yapıtlarına yer verme sorumluluğu var ve
incelemeler ise çoğunlukla uzundur.
(3) Kitap biçimindeki dergiler çoğalmadıkça, inceleme yazıları, yayımlanma
olanağı bulamayacaktır.
(4) Sayfa sayılan azdır, çeşitlilik aramak zorundadırlar.
(5) Kitap biçimindeki çok sayfalı dergilerin bu tür sorunlan olmadığı için
bu dergiler uzun eleştiri yazılarını, incelemeleri kolaylıkla yayımlayabilir.
Yukarıdaki cümlelerden bir paragraf oluşturlmak istenildiğinde giriş cümlesi
aşağıdakilerden hangisi olmalıdır?
A) 1 B) 2 C) 3 D) 4 E) 5
2. Gelişme
Giriş bölümünde anlatılanı açıklayan ve ve sonrasında konunun ayrıntılarına girilen bölümdür. Bu bölümün belirgin özelliği sıklıkla anlatım teknikleri ve ifade yöntemlerinin uygulanmasıdır. Yani betimleme, açıklama, tanımlama, tanık gösterme gibi.
3-Sonuç
Giriş bölümünde bahsedilen, gelişme bölümünde ise açıklanan konunun sonuca bağlandığı bölümdür. Genelde paragrafın sonunda yer alır. ‘ Bunun sonucunda, Özetle, Bu yüzden...’ gibi ifadelerle başlar. Ana fikir çoğunlukla bu bölümde okuyucuya aktarılır.
Örnek :
Klasikler, başka bir deyişle dünya edebiyatının
evrensel gerçeklik kazanmış seçkin eserleri, evrensel
içeriklerinin yanı sıra zamansızdırlar. Asırlar öncesinden
gelen bu eserleri, belli bir yaşta, belli bir dönemde
okuyup bir daha kapaklarını açmamak, bir kere
okumuştum, demek, bu eserlerden yeterince yararlanmayı
sağlayamaz. Çünkü, klasikler her yaşa, her
kişiye göre ayrı yorumlanabilen eserlerdir. Bu yüzden
bu yapıtların tekrar tekrar okunmaları gerekir.
Yukarıdaki paragrafta giriş ve gelişme bölümü daha önce verilmişti. Şimdi ise paragrafın son cümlesine bakalım. Zamansız kavramı bir kere okuyup bırakılmayacak, insanın farklı dönemlerine hitap edebilen eserler olarak gelişme bölümünde anlatıldıktan sonra asıl söylenilmek istenen cümleye gelmiş. Burada da madem bu kitaplar her yaşa hitap ediyor o zaman tekrar tekrar okunması gerekir şeklinde sonuca erdirmiştir. Bu yüzden son cümle sonuç bölümüdür ve aynı zamanda ana fikri vermiştir.
PARAGRAFTA ANLATIM TEKNİKLERİ
1. Betimleme
Yazarın parçada bahsettiği varlıkları okuyanın gözünde canlandırabilmesini sağlayacak şekilde anlatmasına denilir. Buna tasvir de denilir. Betimlemelerde gözlem esastır. Yazar tasvir ettiği varlığı resim çizer gibi anlatır. Örneğin bir ağacı tasvir ediyorsa rengini, boyunu, yapraklarının şeklini gibi özelliklerini açık ve sade bir üslupla anlatır. Okuyanın gözünde de yazarın tasvir ettiğine benzer bir ağaç canlanır..
Eğer yazar betimlemeleri objektif bir bakış açısı ile anlatırsa açıklayıcı betimleme, subjektif yani öznel bir bakış açışı ile anlatırsa buna izlenimsel betimleme denilir.
Betimlenen varlık insan ise bu betimlemeye portre denilir. Eğer insan dış görünüşü anlatılıyorsa fiziksel, duygu,düşünce, karakter gibi soyut yanları anlatılıyorsa ruhsal portre denilir.
Örnek:
Sınıfa girdiğimde ilk dikkatimi çeken öğrenci en arkadaki sarı saçlı çocuktu. Zira sınıfın geri kalanı siyah saçlı idi. Boyu da çok uzundu. Yanındaki öğrenci omzuna bile gelemiyordu sarı saçlı çocuğun. Temiz giyinişi, dik bir oturuşu vardı. Ama yine yolunda olmayan bir şeyler var diyordu içimden bir ses.
Yukarıdaki paragrafta ağırlıklı olarak sarı saçlı çocuğun betimlemesi yapılmıştır. Bu betimleme aynı zamanda fiziksel bir portredir. Diğer yandan betimlemelerde nesnel veriler kullanıldığından açıklayıcı betimlemedir.
2-Öyküleme
Kişilerin başından geçen olay ya da olayların belirli yerde belirli zamanda anlatılmasına öyküleme denir. Kısaca hareketlerin anlatılmasına denir.
Örnek:
Sabah erkenden kalktım. Yüzümü yıkadıktan sonra doğruca mutfağa yöneldim. Krallara layık bir kahvaltı hazırladım. Sonra eşime ve kızıma seslendim. Tembeller hala uyuyorlardı.
3- Açıklama
Nesnel bir dil kullanılarak bilgi vermek amaçlı kullanılan yöntemdir. Sade, açık, anlaşılır bir dil kullanılır. Çünkü açıklayıcı anlatımın amacı okuyanı bilgilendirmektir.
Örnek: İlk bilgisayar bir bina büyüklüğündeydi ve bir hesap makinesinden öte bir şey yapamıyordu. Şimdi ise hesap makinesinden daha küçük bilgisayarlar ile uyduları yönetebiliyor insan. Küçülen teknoloji işlevsellik yönünden artıyor.
Yukarıdaki parçada bilgisayarla ile ilgili sadece bilgilendirme yapılmıştır. Bu yüzden bu parçada açıklayıcı anlatım kullanılmıştır.
4- Tartışma
Yazarın bir düşünceyi savunup diğer düşüncenin yanlışlığını savunduğu anlatım tekniğidir. Yazar bunu yaparken karşıda birisine hitap ediyormuş izlenimi vererek, onun düşüncelerinin yanlışlığını ispatlama gayreti içinde olur. Örnekler verir, deliller sunar.
İnsanların güneşli günleri ‘güzel’ olarak nitelendirip karlı, soğuk günleri ‘ beyaz ölüm, kara kış’ gibi ifadelerle dile getirmelerinin yanlışlığını herkesin görmesi lazım. Eğer kış yeterince soğuk geçmez ve kar yağmazsa ülkenin tarımsal açıdan fakirleşeceğini, mevsim dengelerinin bozulmasının tabiatı alt üst edeceğini insanların idrak etmesi gerekir.
Görüldüğü üzere yukarıda bir görüş farklı bir algılamaya karşı savunulmaktadır. O yüzden yukarıda tartışma tekniği kullanılmıştır.
PARAGRAFTA YARDIMCI İFADE YÖNTEMLERİ
Paragrafta yardımcı ifade yöntemleri genel olarak betimleme, öyküleme, açıklama ve tartışma olarak sınıflandırdığımız anlatım yöntemlerinin daha etkili ve güzel anlatım için kullandıkları yardımcı yöntemlere denilir. Yani bunlar Anlatım tekniklerinin gerektiğinde kullanılan birer parçası gibidirler.
1- Tanımlama
Paragrafta ‘cevabını veren cümle ya da cümlelerin bulunması o paragrafta tanımlama yönteminin kullanıldığını gösterir.
Örnek: Muz bahçelerinde yaşar genel olarak. Çok da büyük bir canlı değildir. Ancak tehlikelidir. Öyle ki onun için ‘Dünyanın en zehirli örümceğidir.’derler. Neden mi bahsediyorum? Tabi ki muz örümceğinden.
Yukarıda genel anlamda açıklayıcı anlatım tekniği kullanılmıştır. Yardımcı ifade yöntemi olarak da ‘nedir?’ sorusunun cevabı olan ‘Dünyanın en zehirli örümceğidir.’ cevabı tanım olduğu için tanımlamadan yararlanılmıştır.
2. Karşılaştırma
En az iki kavram ya da varlığın farklı, benzer ya da ortak yönlerini kıyaslayarak ortaya koymaya denilir.
“Günümüzde yazılarn şiirlerde ölçüye pekdikkat edilmiyor. Bununla birlikte kafiye kullanılıyor. Eskiden ikisine de dikkat edilirdi. Anonim manilere bile bakın yedili hece ölçüsü cuk diye oturuyor. Günümüzde ölçünün terk edilmesine anlam veremiyorum.”
Yukarıdaki paragrafta eski dönem ile yeni dönemi ölçü açısından karşılaştırılmıştır.
3. Örneklendirme
Genel olarak bir düşüncenin ha iyi anlaşılabilmesi için kullanılan yöntemdir. Bu şekilde hem konu hem kolay anlaşılır hem de akılda kalıcılığı artar.
Örnek:
İnsanlar elindekinin kıymetini bilmiyor. Her gün etrafında olan ama hiç önem vermediği şeylerin kıymetini onları kaybettiğinde ya da onlara ulaşamadığında anlıyor. Örnek olarak çölün ortasında susuz kalan sultanın bir bardak su için bütün tahtından vazgeçmesi verilebilir. Düşünün bir kere o bir bardak olmasa zaten sultanlık da olmayacak. Demek ki hiçbir şeyi önemsiz görmemeliyiz.
4. Tanık Gösterme
Parçada anlatılan düşünceye okur tarafından daha inandırıcı bulunmasını sağlamak için aynı konuda söz sahibi olarak tanınan bir kişinin o konu ile ilgili sözlerini kullanmaktır.
“İnsanın nerede neyi konuşacağını iyi bilmesi gerekiyor. Aksi halde bütün her şey berbat olabiliyor. Durduk yere sadece konuşmak için söz söyleyen ama ortama uymayan konuşmalardan bahsediyorum. Zaten bu tür konuşmaları yapan insanlara atalarımız “nadan” demişler, iyi de demişler.Aslında Ömer Seyfettin ‘ Nadan’ adlı eserinin başında bunu çık güzel ifade etmiştir:’ Nadan ile sohbet güçtür bilene, Çünkü nadan söyler ne gelirse diline.’”
Yukarıdaki parçada Ömer Seyfettin tanık olarak anlatılan görüşü desteklemek için kullanılmıştır.
5. Sayısal Verilerden Yararlanma
Parçada istatistiki bilgi,anket sonucu gibi sayısal veriler verilerin kullanılmasına denilir. Bunlar anlatana düşünce için delil niteliği taşıyacığından inandırıcılık için çok önemlidirler.
Örnek:
Yapılan araştırmalar dünya nüfusunun hızla arttığını göstermekte. Dünya ile birlikte Türkiye’ de de hızlı bir nüfus artışı var. Tüik araştırmalarına göre Türkiye nüfusu son on yılda %25 artış gösterdi. Bu oran önceki on yılın iki katı.
Görüldüğü gibi yukarıdaki parçada araştırma sonucu yüzde olarak belirtilmiş . Bu parçanın sayısal verilerden yararlandığını gösterir.
6. Benzetme
Parçada anlatılan kavram ya da düşünceyi daha dikkat çekici bir şekilde anlatmak amacı ile benzetme sanatından yararlanmaya denilir.
Örnek:
Çok sinirli bir şekilde başka birine kızan birisi için ‘ kabaran bir nehir gibi adamın üzerine yürüdü’ denildiğinde adamı o anki sinirli görüntüsünü kabaran nehre benzetmiş olur. Bu şekilde bir cümle paragrafta kullanıldığı zaman benzetme yönteminden yararlanılmış olur.
PARAGRAF ANLATIM ÖZELLİKLERİ
1. Doğallık
Edebi sanatlardan ve süslü cümlelerden kaçınan açık ve sade bir anlatımın kullanılmasıdır
2. Duruluk
Anlaşılması zor ifadelerin kullanılmadığı özelliktir. Kısaca nasıl dalgalı olmayan bir suya baktığımızda suyun içini rahatça, zorlanmadan görebiliyorsak, yazıda da açık, anlaşılır, imge ve sembollerin çok az ya da hiç kullanılmadığı parçalar için duru ifadesi kullanılır.
3. Sürükleyicilik
Okuyucunu eserle bütünleştiği, okumaktan kendini alıkoyamadığı anlatım özelliğidir. Genelde olay ifade eden parçalar için söz konusudur. Ancak böyle bir şart yoktur. Bilimsel bir eser de sürükleyici olabilir. Önemli olan okuyucunun ilgisini canlı tutabilmektir.
4. Akıcılık
Parçada okunması zor ve anlaşılması zor kelime ve kelime gruplarından sakınılarak, kelimeleri rahat bir şekilde okunacak şekilde sıralayabilmektir. Ses ve ritme dikkat edilmelidir. Birbirine ses ve ritm bakımından uymayan sözcükler yan yana getirilmemelidir.
5. Yoğunluk
Mecaz ve edebi sanatların çok kullanıldığı özelliktir. Anlam içinde anlam barındıran bir özelliği vardır. Az sözle çok şey ifade etme amacı vardır.
Örnek:
“Dayımın yaşlılıktan ayakta duracak hali kalmadığı halde onun sayesinde işi bitirmiştik. Üstüne bir de dalga geçmek için ‘ Helal olsun, sen bayağı anlıyormuşsun bu işlerden.’ deyince bize döndü ve ‘ Dayısı, siz geliyorken ben gidiyordum.’ deyiverdi. Afallayıp kaldık orada. “
Yukarıdaki parçada dayının sözü hem kendisinin tecrübeli olduğunu ifade ifade ederken hem de karşıdakilerin acemi oldukları anlamını taşımaktadır.Yani tek cümleyle birden fazla cümle ile ifade edilebilecek anlamları belirtmiştir.
6. Tutarlılık
Parçada birbiri ile anlamca çelişen ifadelerin bulunmamasıdır.
7. Açıklık
Anlatılmak istenen düşüncenin okuyucu tarafından rahatlıkla algılanabilmesidir. Yani her okuyucu kendine göre verilmek istenen mesajı farklı yorumlayabiliyorsa anlatım açık değildir. Yazarın verdiği mesaj herkes tarafından aynı algılanırsa anlatım açıktır.
8. Özgünlük
Yazarın farklı yazarların anlatım özelliklerine benzemeyen kendine has üslubunu kazanmış olduğu anlatımına denir.
9. Özlülük
Az söz ile çok düşünceyi ifade edebilmektir.
10. Kalıcılık
Eserin nesiller boyunca okunması, anlattıklarının geçerliliğinin devam etmesi demektir.
11. Ulusallık
Farklı uluslara ait özelliklerin barınmaması, sadece bir millete ait bilgilerin kullanılmasıdır.
12. Evrensellik
Tüm dünyaya hitap eden konuların işlenmesidir.
13. Çağdaşlık
Anlatılanların geçmiş yageleceten ziyade yaşanılan dönemi ifade etmesidir. Yaşanılan çağı anlatmasıdır.
14. İçtenlik
Samimi, yapmacıksız anlatım özelliğidir. Yazar sanki düşünmeden içinden geldiği gibi yazar ya da okuyucu eseri öyle algılar.